Çekişmeli Boşanma, eşlerin anlaşmaya varamadığı yani anlaşmasız boşanma halidir. Çekişmeli boşanma birçok anlaşmazlık durumunda meydana gelebilir, örneğin çocuk veya çocukların velayeti, nafaka ve tazminat, edinilmiş malların paylaşımı konusundaki anlaşamama durumları çekişmeli boşanmaya sebebiyet verebilir. Ayrıca 1 yılını doldurmayan evliliklerde yalnızca çekişmeli boşanma söz konusu olmaktadır.
Şiddetli geçimsizlik veya başka bir nedenle mahkemeye başvurulursa anlaşmalı boşanmanın aksine taraflar katılmadan da avukat aracılığı ile boşanma gerçekleşebilir.
Çekişmeli boşanmanın özel ve genel nedenleri olabilir. Genel nedenler “evlilik birliğinin temelden sarsılması”ndan ibaret olup buna örnek olarak iftira, eşin ailesine hakaret, başkasını sevdiğini söylemek gibi birçok örnek gösterilebilir.
Özel nedenler ise kısıtlıdır:
- Zina Sebebiyle boşanma:
Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Eş zina fiilini affetmişse bu fiile dayanarak dava açma hakkı yoktur.
- Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış:
Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı bu konuda da yoktur.
- Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme:
Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemeyecek duruma gelmişse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.
- Terk:
Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hakim tarafından yapılan ihtar da sonuçsuz kalmış ise terk edilen eş, boşanma davası açabilir.
Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır. İstem üzerine hakim, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği uyarısında bulunur. Ancak boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz.
- Akıl hastalığı:
Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla boşanma davası açılabilir.